Güçlü olmak dengeyle ilgili

 
Güçlü olmak dengeyle ilgili Güçlü olmak dengeyle ilgili

Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. (Gülüyor. - Songül çok güçlü bir kadın. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. . Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. Şimdi sekiz yaşında oldular. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. ",. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. . Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. Eskiden sosyal medya mı vardı. Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik.

Güçlü olmak dengeyle ilgili

Artık yeterrrr!!!”BİLDİĞİM TEK ŞEY OYUNCULUK- Oyunculuk mesleğinde kendini ispat etmek ve yer edinmek mutlaka zorlu süreçler. . Bu, onun hafızalara kazınan sayısız rolünden yalnızca biri. Bugüne kadar çoğu senaryoda yukardakilerin hikâyesi ana aks olarak akarken aşağıdakileri yan hikâye unsuru olarak izledik. Devam etme gücümün büyük bir kısmını seyirciden alıyorum. Ayça Bingöl bugünlerde “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak pazar akşamları televizyon ekranlarında karşımıza çıkıyor. Rolünüzü oynarken bu da ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor mu?Televizyon kariyerimde oynadığım karakterler tek başına var olmaya çalışan kadınları anlatmaya çalışmakla çok özdeşleşti. . Anne olduktan sonra hangi işi yaparsanız yapın öncelikleriniz değişiyor. ",. - Zorlu bir doğum süreci yaşamıştınız ama sonrasında hızlıca sahnelere ve ekranlara döndünüz. Yıllar içinde yaşamın içinden o kadar çok kadınla sohbet etme şansım oldu ki bu konuyla ilgili. Gelen teklifler için de benim yeni anne olarak çalışma şartlarım belliydi. ‘AMAZONLAR GİBİ SAVAŞTIK’- İkizleriniz Aylin ve Leyla yaşam mücadelesinin daha başında zorlu evreleri atlatmayı başarmış bireyler. Bu da mesleğinizle olan bağınızla ilgili çok şey anlatıyor. Güçlü olmak bu unsurları dengede tutarak daha mümkün geliyor bana. Bir şekilde hallettik, kolay olduğunu söyleyemem. Hem izleyiciye yaşattığı duygular, verdiği mesajlar hem de kişisel yaşam öyküsüyle “Güçlü kadın” tanımlamasının altını sonuna kadar dolduran Bingöl ile ekrandan yaşama doğru keyifli bir sohbet yaptık. Senaryo, oyuncu seçimleri ve yönetmen isimlerine de bakarsanız çok efsane kadrolarla efsane işler çıkarıldığını görebilirsiniz. Bir anlamda hayattaki figüranların başrol olduğu bir dizi. Biraz daha rahatladım; çünkü büyüdüler; okulları, kendi sosyal yaşantıları var. Senaryoda en çok ilgimi çeken de bu konumlandırmalar oldu. Bu açıdan doğuştan güçlü ve dirençli olduklarını söyleyebiliriz sanırım. Tiyatroya ara vermedim, saat olarak daha rahat. Eskiden sosyal medya mı vardı. EN GÜLDÜREN YORUM- Sosyal medyada hakkınızda yazılanları ne kadar okuyorsunuz? Hakkınızda yazılan en ilginç veya sizi en çok güldüren yorum nedir?Çok okumam, öyle bir alışkanlığım yok. Tabii ki bunda özel kanal sayısıyla birlikte projelerin sayısının az olmasının da etkisi vardı. Siz kendisiyle benzerlikler gördünüz mü?Evet kendimi bazı konularda güçlü buluyorum ama hayat bazen sizi mecbur bırakır ya güçlü olmaya o zamanlar pek hoşuma gitmiyor açıkçası. Çoğu oyuncu birkaç sene ara verebilirdi ama siz tercih etmediniz. Songül, Hayriye, Medine üçlüsünü bağırlarına bastılar. Ancak biz burada esas aşağıdakilerin hayat mücadelelerini, dertlerini, maceralarını, aşklarını ve yukarıdakilerle iç içe geçmiş ilişkilerini izliyoruz. Aslında size, güçlü bir karakter olmasıyla benzediğini düşünüyorum. Yaşamda esnek ve dayanıklı olabilmelerini önemsiyorum daha çok. Galiba Songül gibi inatçıyım, en çok bu yönümüz benziyor. Daha az iş, daha çok aile ve çocuklar. ) Etiketlendiklerim önüme düşüyor, okuyorum gördüklerimi. Büyümelerinin her anına eşlik etmek istiyorum. Aslında koşullar belirledi o dönem işlerin gidişatını. Koşullara uyum sağlama becerisi yani “rezilyans”. Binlerce insanın motivasyonu, ilham kaynağı olmak benim için tarifsiz mutluluk ve doyum kaynağı. Aşağıda konumlananların gözünden yukarıdakileri görüyoruz. ",Rol verdiği karakterler, yer aldığı öykülerle kadınlara esin olan Ayça Bingöl şimdi “Kirli Sepeti”nin Songül’ü olarak ekranlarda. Ancak yapılan işlerin içeriklerinin de niteliklerinin de seviyesi oldukça yukarıdaydı. Bazen çocukları da oyuna, kulise, turneye götürdüm. Yaptıkça yapabilme gücünüz ve kendinize olan inancınız artıyor. Son dönemde gördüğüm en komik yorum şuydu: “Yeter artık lütfen Ayça Bingöl’e fakir rolleri oynatmayın. - Songülün öyküsü yaşamda tek başına var olan, olmaya çalışan kadınlar için de çok önemli. Toplumun her kesiminden insanın bağ kurup özdeşleşebileceği dünyalar yaratıldı. Peki onları yaşamda güçlü olmaları için nasıl yetiştiriyorsunuz?Ben ve kızlar, Amazonlar gibi savaştık o süreçlerde. Ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olarak devam etmelerine çok yardımcı olacaktır. Yaşadığımız ülkede her şey o kadar zor ki bazı şeylerin de kolay hallolmasını istiyorsunuz. Seyircinin bundan çok hoşlandığını düşünüyorum. Siz ne zaman Ben bu mesleği yapabiliyorum galiba dediniz kendinize?İstikrarla uzun maratonlar koşmayı başarabildiğimden sanırım. Şimdi sekiz yaşında oldular. Bu bağlamda anlaşabildiğim yapımcılarla ve sevdiğim senaryolarda çalıştım. (Gülüyor. Bir yandan çalışıp bir yandan annelik yapmak zor. 90’LAR TABİİ Kİ- Hem 90lı yıllarda hem 2000lerin başında hem de günümüz yapımlarında rol almış biri olarak içerik, konu ve samimiyet açısından bir kıyaslama yapacak olursanız hangi dönemi öne çıkarırsınız?90ları ön plana çıkarırım çünkü 90ların sonu 2000lerin başı, içerik ve dizilerin süreleri açısından daha gerçek ve samimiydi. - Songül çok güçlü bir kadın. - Kirli Sepeti ülkemizdeki dizi formatını tamamen tersyüz eden bir senaryoya sahip. Zaten bildiğim tek şey oyunculuk, başka ne yapabilirim ki? Emekliliği de yok oyunculuğun, sağlığım yerinde olduğu sürece sevdiğim işlerin içinde olacağım inşallah.